Taşınmaz Değerleme ve Geliştirme Anabilim Dalı

Taşınmazların ekonomik faaliyete konu olan kiralama, alım-satım, trampa, irtifak hakkı tesis edilmesi, tapuda ayni ve sınırlı hak tesis edilmesi, taşınmazların kısmen veya tamamen kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ortaklığa ayni sermaye konulması gibi hemen hemen tüm işlemler ile taşınmaz gelirlerinden vergi alınabilmesi taşınmazların değerinin bilinmesine bağlıdır.

Taşınmaz değerlemesi objektif ve tarafsız bir şekilde, bir taşınmaza ilişkin nitelik, fayda, çevre, kullanım koşulları gibi faktörlerin değerlendirilmesi suretiyle söz konusu taşınmaz değerinin tespit edilmesi için gerekli işlemlerin bütünü olarak tanımlanır.

Dünyada taşınmaz değerlemesine başlangıçta tarımsal arazilerin vergilendirilmesinde ihtiyaç duyulmuş, bu ihtiyaç zamanla; alım-satım, kiralama, sermaye piyasası, kredilendirme, sigortacılık, kamulaştırma, devletleştirme, özelleştirme amaçlı değerlemelerle genişlemiştir. Artan değerleme ihtiyacının karşılanabilmesi için ise ulusal taşınmaz değerleme sistemleri tesis edilmiştir.

Ülkemizde taşınmaz değerleme kavramının kamulaştırma ve vergi mevzuatları içerisinde sadece birkaç cümlede ifade edilmesi, kamulaştırmaya ve emlak vergisi belirlemeye yönelik olmayan değerlemelerle ilgili çeşitli sorunlara neden olup, bu konuya eğinilmesine gereksinim duyulmuştur. Bu boşluğun doldurulması adına 2000’li yılların başlarında Sermaya Piyasası Kurulu çalışmalara başlayarak yayımladığı tebliğlerle taşınmaz değerlemelerinin nasıl yapılması gerektiğine yönelik düzenlemeler hazırlamıştır. Bunu yine Sermaye Piyasası Kurulu tarafından düzenlenen gayrimenkul değerleme uzmanlığı lisanslama sınavları izlemiştir.

Taşınmaz geliştirme uzmanlığı hızla gelişen yeni bir çalışma alanı veya meslek dalı olarak önemli bir uzmanlık alanıdır ve artık ülkemiz gündeminde de kendine bir yer edinmiştir.

Bunda akademik düzeyde yapılan çalışmaların katkısı olsa da, ekonomik alanın yeniden düzenlenmesi kararları daha etkili olmuştur. Sermaye Piyasası Kurulu’nun başlattığı “Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı Lisans Sınavı” süreci, konunun öneminin kavranmasında en önemli etkendir. Bu süreçten sonra taşınmaz değerlemenin edindiği yer giderek sağlamlaşmıştır.

Ekonomik ve toplumsal yaşamımızın önemli bir bölümünü ilgilendiren taşınmaz konusu, son yıllarda, özellikle taşınmazların menkulleştirilmesiyle birlikte, dünya ve ülke ekonomisinde de önemli bir role sahip olmuştur. Taşınmazlara yapılan yatırımların (konut, alışveriş merkezleri, ticaret, turizm vb.) yoğunlaşarak artması ile birlikte bu alana ilgi artmış ve nitelikli ve uzmanlığını belgelendiren personele gereksinme doğmuştur.

Ancak lisanslama sınavlarında başarı oranlarının son derece düşük olmasının nedeni bu konuda akademik eğitimlerin oluşturulmamasıdır. SPK ve Bankalar Birliği’nin Gayrimenkul Değerlemesi konularında çıkardıkları tebliğler Gayrimenkul Sektörünü düzenleyici nitelikte yapılanmalardır. Reel sektörü regüle edici bu düzenlemeler akademik alt yapının tamamlanmasını zorunlu hale getirmiştir.

Bu alan; değerleme, ekonomi, finans ve muhasebe, bilgi sistemleri, pazarlama, yöneylem teknikleri, tarım, inşaat, planlama, mimarlık, harita, ormancılık, coğrafya, siyaset bilimi, çevre bilimleri, bilgisayar programlama, halkla ilişkiler ve meslek etiği gibi birçok bilim dalını ilgilendirmektedir. Dünyada birçok üniversitede lisans ve lisansüstü düzeylerde eğitim-öğretim yapan taşınmaz geliştirme, taşınmaz bilimleri, taşınmaz ekonomisi, yönetimi ve finansı gibi farklı isimler altında çok sayıda fakülte, yüksekokul ve bölüm bulunmaktadır.


Duyurular Arşiv

Haberler Arşiv